Zeki CEO’lar maliyet, gider ve yatırım arasındaki farkı bilen kişilerdir. Akıllı yönetim, maliyeti para yiyici, yatırımı para kazandırıcı, gideri ise zor zamanlarda ilk giden olarak görür. Maliyetin, giderin ve yatırımın tanımları şirkete ve sektöre göre değişim gösterir.
Genellikle maliyet denilen şey, kira, vergi, enerji ve telefon faturasıdır. Maliyeti azaltabilirsiniz ancak tamamen yok edemezsiniz. Gider ise gazete aboneliği, bedava kahve, ofis bitkileri ve çiçekleri için ödenen para ve kulüp ödemesi gibi düşünülebilir. Bu da birçok gideri ortadan kaldırabilirsiniz anlamına geliyor. Yatırım, ürün geliştirme ve mühendislere ödenen paradır. Diğer yatırımlar ise çalışan eğitimi, pazar araştırması, reklam, müşteri ziyareti, patent dilekçesi, ticari
Yanlış tasarruftan kaçınmak, kârı azaltmak, kaliteden ödün verip parayı korumak gibi yöntemlerin müşteri üzerinde her zaman negatif etkisi vardır.
Marka tescili, yetenek istihdamı, ürün numunesi ve inovasyon anlamına geliyor.İçine kapanık, geçici yönetimler çok sık olarak zor zamanlarda yatırımdan keser. Genellikle, suni kâr hedefleri için şirketler, gider, eğitim ve iletişimden maliyet avantajı sağlamaya çalışır. Müşteri elde etmek ve müşteriyi korumak onlar için bir yatırımdır.
Fiziki maliyetler yani “hard” maliyetler ve finans, mühendislik gibi “soft” maliyetler vardır. Fiziki maliyetler, borcun ödenmesini garanti eder. Soft maliyetler ise verimsiz üretim planını oluşturan israf ve ürün kalite problemini yönetir. Yatırım ise hem fiziki hem soft maliyetleri azaltır ya da yok eder.
Yanlış tasarruftan kaçınmak, kârı azaltmak, kaliteden ödün verip parayı korumak gibi yöntemlerin müşteri üzerinde her zaman negatif etkisi vardır. Düşük kalite, ürünleri daha az rekabet edebilir kılar. Bu sefer, kayıp müşteri ve kayıp geliri yönetmek durumunda kalırsınız. Düşük kalite ek maliyetleri yükseltir… Örneğin üründe yeniliğe gitmek durumunda, daha fazla servis ve bakım hizmeti sunmak zorunda kalabilirsiniz, davalarla uğraşabilirsiniz. En düşük fiyat genellikle en düşük maliyettir.
Verimsizlik, kötü maliyet ve israf esnasında görülen durumlar aşağıdaki gibidir:
- Birim başına üretilen, endüstri ortalamalarına göre aşağıda kalır.
- Müşteri şikayetleri / Kronikleşen geç teslimat / Tedarik envantörü / Parçalanmış ve yok olmuş ürünler / Satış elemanlarının zamanlarını e-mail, pazar araştırması, evrak işleriyle harcaması yani satış işleriyle uğraşmaması.
- Zor karar alma mekanizması / Yavaş karar uygulama / Rakipler yerine fabrika metrekaresi, ayak ölçümü ya da ürün başına maliyet gibi konularla ilgilenilmesi / Sendikalar
- Yetenekli elemanlara düşük fiyatlı satışlar için para ödenip, onların maliyet düşürücü fikirler için kullanılmaması
- Garanti talepleri / Ürün geri alımlarının artması / İş gücüne ödenen paranın sektör altında kalması
- İşin odağında olmayan işler, örneğin kafeterya, mail odası gibi işlerin yönetimiyle uğraşmak
- Toplantılar, e-mail’ler ve idari raporlar…
Kazanan şirketlerin asla kesintiye uğratmadığı konular ise şu şekildedir:
- Fiyatlar
- Müşteri ile yüzyüze iletişim
- Satış komisyonları
- Satış eğitimleri
- Araştırma ve geliştirme
- Yeni ürün lansmanları
- İletişim, reklam
İyi şirketler, mükemmel CEO’lar yönetiminde, zor zamanlarda sakin kalabilen şirketlerdir. Bu şirketler bir disipline, inanca, nakitlerini yönetme cesaretine sahip, maliyeti düşürebilen ve büyüme odağında yatırım yapabilen şirketlerdir.