İnsanı, çözdüğü sorunların boyutlarına göre tanıyabilirsiniz

İnsanı, çözmekten hoşlandığı sorunların boyutuna göre tartabilirsiniz. Ve zamanını nasıl değerlendirdiğine bakarak. Her işletmede, “büyük sorun” ve “küçük sorun” adamları vardır. Küçük sorun adamını iyi tanırsınız. O, belki de kasten, önemli meseleleri görmeyen biridir. Kritik meselelerle karşılaşınca, kendine beynini zorlamayacak küçük ve kolay bir sorun geçer. Kendini tamamen ona adar.

Bu tür sorunları, kılı kırk yararak inceler. Çözmek için sağa sola telefon eder. Konuyu gözünde büyütüp hakkında sayfalar dolusu not alır. Rafta bulamadığı bir kaynak kitabını aramak için yarım gününü harcar. Veya otoparkın ışıklarının saat kaçta açılması gerektiğini saatlerce düşünür. Bu arada büyük sorun adamı herhalde birkaç canavarı alt etmiş, hayati bir tehlikeyi savuşturmuştur.

Artık günümüzde her geçen gün daha çok sayıda iş adamı, kendi kendisini idare etmektedir. Zamanlarını nasıl kullanacaklarına kendileri karar vermektedir. Ne yapacaklarını, ne zaman ve nasıl yapacaklarını belirleyenler de onlardır. Bunlardan bazıları, (genellikle büyük sorun adamları) saat ve dakikalarını mümkün olduğu kadar değerlendirmeye bakar. Ötekiler sadece kendi vakitlerini değil, çevresindekilerin vakitlerini de boşa harcar. Bunu yapmanın bir yolu da, küçük sorunlarla gereğinden fazla uğraşmak, pireyi deve yapmaktır. Bazı şirketlerin, iyi elemanlar bulmak için zaman ve paralarını boşa harcadıkları da bilinen bir gerçektir. İyi bir seçim yapabilmek için şaşırtıcı yöntemler, işlemler, raporlar, puan kartları ve testler kullanırlar.

Beraber çalıştığınız kişileri tartabilmek için bu kadar zaman ve para harcamanıza hiç gerek yok. Sadece onlara, çözmekten hoşlandıkları sorunları halletmeleri için bir fırsat verin, yeter. Kişilerin yetenek, tecrübe, beceri ve cesaretlerini tartmanın basit, hızlı, doğru ve ucuz bir yöntemidir bu küçük sorun adamını da acımasızca yargılamayın. Belki de hata onun değildir. Belki biraz eğitime, teşvike, ya da başka bir şeye ihtiyacı vardır. Ama programlarını terk etmek istemeyenlere, ağır davrananlara, kılı kırk yaranlara, program hazırlamayı pek sevenlere, öğle yemeklerinde randevu listesi hazırlayanlara karşı dikkatli olun. Öte yandan, küçük sorun adamının değerini küçümsemeyin. Bazıları gerçek sorunla yüz yüze gelmemek için, her zamanki işini canla başla yapar. Bu huyu iyi tanıyın, çünkü günlük işlerin çoğunu bitirmenin iyi bir yolu da budur.

Sadece, küçük sorun adamının kendini aşan sorunlarla karşılaşmamasını sağlayın. Büyük sorun adamının, küçük sorunlarla dolu bir mevkide görev yapmasından daha kötü bir şey olamaz. Böyle birinin, sıkıntıdan patlayacağını, ilgisini başka yöne çevireceğini aklınızdan çıkarmayın. Pek çok kişi kołay sorunları çözmekten hoşlanır. Böylece kendilerini iyi hissederler. Pek az kişi, zor sorunlarla karşılaşmaktan hoşlanır. Böyle birini bulduğunuzda, elinizde tutmaya bakın. Muhtemelen o, iş hayatında şampiyon olacaktır. 

Kaynak: Richard Conarroe – Yönetimde altın kurallar.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.