Örgütlerde yenilik

Örgütlerde yenilik kavramını inceleyen çalışmalarda özellikle 1970‘li yılara kadar örgütün yeniliğini etkileyen faktörler ve yeniliklerin benimsenmesi konuları üzerine yoğunlaşılmıştır.
1970‘li yıllardan sonraki çalışmalarda yeniliğin benimsenmesi yanında organizasyonlarda uygulanması ve örgütlerin yeniliklere bakış açıları ve tutumları genelleştirilerek değil de tek tek yenilikler bazında incelenmeye çalışılmıştır. 1980‘li yıllardan sonra ise yenilik çalışmalarının sayısında önemli bir artış olmuştur. Rogers bu artışın sebeplerini;
1. Bu yıllarda işletme okullarımın özellikle yönetim ve organizasyon bölümlerinin yenilikten çok etkilenmiş olmaları ve beraberinde yenilik programları başlatmaları,
bilgisayar teknolojisiyle ilgili yenilikleri benimseyen organizasyonların uygulama ve anlama konusundaki başarısızlıkları ve bunları aşma konundaki isteklilikleri oluşturmaktadır.
2. Örgütsel bağlamda yenilik, örgütü ve örgüt üyelerini ilgilendiren yeni bir ürün, hizmet, üretim süreci, üretim teknolojisi, yönetimsel sistem veya yapı, yeni bir plan veya program olabilir. Bu çerçevede örgütsel yenilik, geliştirilmiş ya da dışarıdan alınmış yeni bir aygıtın, sistemin, politikanın, programın, sürecin, ürün ve hizmetin örgüt içerisinde benimsenmesidir.

Örgütsel yenilik bu bağlamda, diğer yenilik süreçlerini de (ürün, hizmet, süreç, pazarlama ve yönetimsel yenilikler gibi) belirli ölçüde kapsayan ya da onlarla bir şekil de etkileşim içinde olan bir yenilik sürecidir.
Başka bir açıdan örgütsel yeniliği tanımlamak gerekirse “örgütsel yenilik işletmelerin ticari uygulamalarında, iş yeri organizasyonlarında ve dış ilişkilerinde yeni bir örgütsel yöntemin
uygulanmasıdır”. Bu tanım da bahsedilen ticari uygulamalardaki örgütsel yenilikler faaliyetlerin gerçekleştirilmesin de gerekli olan yöntem, usul ve rutinlerin organize edilmesine yönelik yeni metotları kapsamaktadır.
Örgütsel yenilik konusunda çalışan bazı yazarlar örgütsel yeniliğin özelliklerini aşağıdaki gibi sıralamışlardır:
1. Örgütsel yenilik bir örgüt içerisinde bir ürün, bir süreç ya da bir yöntemle ilgili olabilir. Yeni bir fikir tek başına bir yenilik olmaktan ziyade bir yenilik için başlangıç noktası olabilir.
2. Örgütsel yeniliğin örgütün tamamı, departmanları veya örgüt içerisindeki bir çalışma grubu için yeni olması gerekir. Sadece bir birey veya bireyler için yeni olması yeterli değildir.
3. Örgütsel yenilik rutin bir değişiklik olmamalıdır. Örneğin, emekliye ayrılan birisinin yerine yeni birisinin alınması örgütsel bir yenilik olarak kabul edilemez.
4. Örgütsel yenilik, örgütün tamamı veya bir bölümü için ya da toplum için bir fayda sağlamalıdır.Aksi takdirde, örneğin bilinçli bir sabotaj örgütsel bir yenilik olarak kabul edilmez.
5. Örgütsel yenilik, etkileri itibariyle kamusal olması gerekir. Yani etkilerinin örgütte çalışanların önemli bir kısmi için geçerli olması gerekir. Sadece örgütte çalışan bir kişiyi etkileyen bir değişim örgütsel yenilik olarak kabul edilemez.
Yukarıdaki özellikler dikkate alındığında örgütsel yeniliğin genel olarak, örgütün tamamını ya da en azından bir bölümünü etkilemesi, yararlı bir değişim olması ve sıradan bir değişim yerine daha önce gerçekleşmeyen bir değişim olması gerekmektedir. Yenilikler örgütün iç ve dış çevresel faktörlerdeki değişimlere karşı bir tepkisi olabileceği gibi aynı zamanda çevresini etkilemeye yönelik olarak bir örgüt kararı ve faaliyeti olarak da değerlendirebilir. Buna paralel olarak yenilikler örgüt yapısında önemli değişimler yaratacak bir özelliğe sahiptir Bazı ekonomistler ise örgütsel yeniliğin, teknik değişime bir tepki olarak ortaya çıktığını ve teknik yeniliğin bir anlamda gerekli ön şartı olduğunu ileri sürmüşlerdir. Örgütsel yeniliğin işletme içerisinde ve işletmenin diş ilişkilerindeki bilgi paylaşımına, öğrenme yeteneğine, yapılan işlerin verimliliği ne ve kalitesine katkısı düşünüldüğünde örgütsel yeniliğin sadece teknik değişimler için destekleyici bir rolünün ötesinde daha kapsamlı ve etkili bir fonksiyon icra ettiğini söylenebilir.
Örgütsel yenilikler işletme performansına önemli katkı sağlayacaktır. Bu katkılarını ise;
yönetim maliyetlerini düşürerek,
işlem maliyetlerini azaltarak,
çalışanların işyeri memnuniyetini artırarak,
çalışanların verimliliğini artırarak,
ticari olmayan varlıklara erişimi sağlayarak ve gerekli araç ve gereç maliyetlerini düşürerek
sağlayacaktır.

Örgütsel yenilikler genel anlamda iç ve diş değişimlere karşı örgütü uyumlu hale getirme amacıyla yapılmakla birlikte uyum çok farklı şekillerde gerçekleşebilmektedir. Örgütlerde yenilik yaparak ulaşılmak istenen bu amaçları ise;
yeni ürün ve hizmet üretme,
yeni pazarlara girme ve yeni pazar yaratma,
pazar payını koruma ve artırma,
ürün ve hizmetlerin kalitesini iyileştirme,
müşteri ihtiyaçlarının karşılanma süresini azaltma,
çevreye zararsız ürünler üretme,
ürünlerin görsel çekiciliğini artırma,
ham madde tasarrufu sağlama,
iş gücü maliyetlerini azaltma,
imalat süreçlerini geliştirme,
enerji tasarrufu sağlama,
üretim süreçlerini iyileştirilme,
dağıtım ve işlem maliyetlerini düşürme,
olarak sıralamak mümkündür. Örgütsel yenilikler bu amaçları gerçekleştirmek üzere yapılırken işletmede bir takım değişimlere ve yenilenmelere sebep olabileceği gibi zaman zaman çevresini de değişime zorlayabilecektir. Bu yönüyle işletmeler yeniliklerden hem etkilenen hem de etkileyen bir varlık olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu bağlamda gerekli değişimlerden zarar görmemek ve maksimum faydayı sağlayabilmek için örgütün yenilik sürecini iyi yönetmesi ve sonuçları ölçmesi ve sisteme geri beslemesiyle mümkün olacaktır.

Kaynak:Cevahir Uzkurt – Yenilik Yönetimi ve Yenililçi Örgüt Kültürü

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.